(kaynak: @vegamusictr) |
Bundan bir önceki yazımda Vega'nın son albümünü yayınlamasından bu yana 11 yıl geçmiş ibaresi vardı. Blogun yazım sıklığı (seyrekliği mi demeliyim acaba) sonucu ona 1 daha eklenmiş oluyor bu yazıda. Ama sayı, bir süre büyümeyecek çünkü geçtiğimiz hafta Vega'nın yeni albümü Delinin Yıldızı yayınlandı.
Grubun bir süredir albüm hazırlığında olduğunu biliyorduk. Daha etkin sosyal medya kullanımı ile şarkı seçimidir, stüdyodur, sonrasıdır derken albümün geldiği görülüyordu. Vega albümü geldiği için bir heyecan oldu ama -sanırım genel umutsuzluğun içinde- kapak önüme gelene kadar hakkettiği beklentiyi yaratamadı/göremedi bende*.
Ama sonrasında her şey peşi sıra geldi. Albümle ilgili ilk beğendiğim şey kapak tasarımı oldu. Sonrasından gelen her şeye dair yorumlarım da son derece olumlu. Vega'nın karakteristiğini sergileyen bir albüm olmuş bence. Özellikle Hafif Müzik'ten buraya nasıl geldiklerini takip etmek zor değil bana göre. Bunun yanında yeni şeyler denemeye de devam etmişler kanısındayım. Bu açıdan bakıldığında da grubun kendini tekrar ettiği bir albüm değil Delinin Yıldızı. İlk dinleyişlerimde bu denemelerin bazıları yarım kalmış gibi fikir oluşmuştu, bazı parçalar ham bulmuştum. Ancak şu anda, makul bir dinleme süresinden sonra, herhangi bir parça ile ilgili böyle bir düşüncem yok.
Albümden aklımda kalan ilk iki parça Arzuhal ve Man-yak-lar oldu. Man-yak-lar zaten albümün genelinden tarz olarak en ayrık parça. Arzuhal ise albümün şu ana kadar en çok dinlediğim parçası. Bir bölüm olarak da ilk üç parçayı çok sık tekrarlıyorum. İsim-Şehir bir şeklide Hafif Müzik'in son parçası Ankara'yı andırıyor bana. Bu, bir başka Vega parçasını çağrıştırma durumu, hemen her parçada farklı yoğunluklarda var benim için. Dertler İri Kıyım ve Sonunu Söyleme Bana da arada kendimi mırıldanırken bulduğum parçalardan. Ve Tekrar da -yine Ankara gibi- güzel bir kapanış parçası tercihi. Albümde beğenmediğim herhangi bir parça yok sanırım şu anda.
Bu noktada sizi şöyle alabiliriz:
Güzel müzik dinlemek bir konu. Bir başkası ise daha kişisel. Okurun pek iyi bilebileceği üzere özlem ile pek aram yoktur. Fakat bu kadar zaman sonra Vega'yı tekrar duymak çok iyi geldi. Bunun üzerine yakın zamanda Barış Bıçakçı da bir sürpriz yapsa ne güzel olur.kedi
*Öte yandan Blade Runner 2049 ilginç bir şekilde ciddi bir beklenti yarattı bende. Son düzlükte, albümü beğenmemin de bu beklentide küçük bir etkisi olmuş olsa da başka bir konu sanırım bu. O yüzden de burası dipnotta.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder