arama

Pazartesi, Haziran 29, 2015

Spotify yazısı


Spotify'ı, Türkiye'de hizmet vermeye başladığı ilk zamanlardan beri etkin bir şekilde kullanıyorum. Çevremdeki pek çok kişi gibi, benim de müzik dinleme alışkanlıklarım üzerinde çok olumlu etkileri oldu. Buraya bakacak -sanırım- herkesin bildiği üzere Spotify, aylık belirli bir ücret karşılığında dev bir müzik arşivine sınırsız erişim sağlama fikri üzerine kurulu bir servis. Spotify'in öncü uygulayıcılarından bir olduğu bu fikir düzenli internet erişimi sayesinde müzik depolama ve dinleme alışkanlıkları temelden değişmiş kitle için çok yerinde bir yenilikti bence. Üyelik sayıları, cirolar ve trendler de bunu doğrular şekilde. Telif sorunu olmaksızın yüz binlerce kayda sürekli erişebiliyor olmak insanların öncelikli tercihi haline geliyor. Bu büyük arşiv erişimi eski ve yeni eserlerde devamlı keşif olanağı da sağlıyor.

Sistemin sağladığı bu dev faydaya rağmen rağmen benim açımdan çok sinir bozucu olabilen özellikleri de var. Bu özellikler büyük ölçüde media oynatıcısında yoğunlaşıyor. Spotify dijital müziğin yeni çağını, ilk çağlarından kalma bir beceriye sahip oynatıcı ile bize taşımaya çalışıyor. Burada benim en çok eksikliğini hissettiğim şey makul bir şu anda çalıyor listesi. Spotify'da bu işlevi yerine getirmeye çalışan bir Queue var ancak çok beceriksiz. Mesela çaldığınız parçaya arama ekranından geldiyseniz genelde sonsuza uzayan Queuelarla karşılaşıyorsunuz. Silmesi sorunlu, pek çok durumda parçaların yerleri değişemiyor, listeyi sıfırlamak gibi bir olanak yok. Bunların winamp'tan bu yana standart özellikler olduğu göz önünde bulundurulduğunda rahatsızlığım daha iyi anlaşılır sanırım. 

Ayrıca albümlerin parça bilgileri (id tagleri) ile ilgili de özellikle klasik müzik eserlerinde sorunlar olabiliyor. Uzun isimleri olan parçaların adlarını tam görebilmek için çoğu zaman kayan bir metnin istediğiniz yere gelmesini beklemek durumunda kalıyorsunuz. Yine benzer bir şekilde çok icracısı olan eserler için listenin tamamını görmek bir sabır meselesine dönebiliyor. Kaldı ki bunlar bilgiler tam olduğunda olan şeyler. Sık rastlanan durumlardan bir tanesi de eksik bilgiler. Bir kayıtta solist belirtilirken şef ve orkestra ilgili herhangi bir bilgi yer almayabiliyor. Benzer şekilde şefsiz orkestra ve orkestrasız şef bilgileri de yaygın. En azından kişisel kütüphaneler için düzenleme seçeneği olmasını beklerdim. Ama bunun ötesinde öneriler ile tag veritabanı bir tür crowdsourcing projesi haline getirilse en güzeli olurdu herhalde. Veritabanına erişimle ilgili Burak Bal'ın da sıkça dile getirdiği bir başka sorun da çeşitli parametrelere göre listeleme yapamama. Mesela bir icracının belirli bir bestecinin eserleri için yaptığı kayıtları listelemenin kolay bir yolu yok. 

Oynatma konusundaki bu sorunların bir kısmı ticari çıkar ile açıklanabilir belki. Çalma listesinin bitmemesi, daha fazla şarkı çalınması şirket için daha büyük bir ciroyu işaret ediyor en nihayetinde. Parça bilgileri ile ilgili sorunun da küçük bir kitleyi ilgilendirdiği varsayılabilir. Ama sistemin sosyal becerilerinin gelişmiş olmamasını bir türlü anlayamıyorum. Yeni nesil internet uygulamalarından biri olarak etkileşimin daha ön planda olmasını beklerdim. Erken zamanlarından bu yana yoğun bir facebook entegrasyonu (bir süre zorunlu idi), site içi mesajlaşma ve şarkı paylaşma gibi özelliklerle bunun emarelerini sunuyor ama bunun ötesine gidemiyor. Mesela yapılan paylaşımlar üzerinden etkileşime (beğeni, yorum yazma, vb.) gidilemiyor. Bunun da keşfet (discover) seçeneğinde öneriler oluşturan sistemin eğitilmesinde güçsüzlük yarattığı düşüncesindeyim. Sanırım bu ve benzeri boşluklar makul bir pazar da oluşturuyor ki öleyazmış Last.fm, Spotify ve YouTube üzerinden müzik oynatma özelliği ile bir sosyal müzik çalar olarak geri dönecek gibi.  

Ama Spotify sınırsız müzik erişimini temel olarak o kadar iyi sağlıyor ki epey geri/kötü olan bu çeşitli özelliklerine rağmen çok sağlam bir pozisyona gelebildi. Bu açıdan ben kendisini çokça WhatsApp isimli mesajlaşma uygulamasına benzetiyorum. O da tek bir işlevi (telefon üzerinden mesajla iletişim) yaygın ve başarılı bir şekilde getirmek dışında herhangi bir özelliği olmayan bir servisti. Süreç içinde muadillerinde sıradan hale gelen PC/web desteği, sesli ve görüntülü konuşma, gelişmiş multimedia desteği gibi özellikleri yakın bir zamana kadar gündeme dahi getirmemiş olmasına rağmen, dev bir kullanıcı kitlesinin vazgeçilmezi oldu ve olmaya devam ediyor. Tabii WhatsApp için etkisi çok büyük olan pazara önce girme avantajı Spotify için çok geçerli bir durum değil. Bir mesajlaşma programında mesajlaşacağınız kişilerin de aynı uygulamayı kullanması önemli olabilirken, streaming müzik servislerinde veri tabanı hemen her servis için (özellikle kullanıcıların büyük bölümü için) üç aşağı beş yukarı aynı. Bu noktada rekabet artıkça (Spotify'ın uzun süreli rakibi Deezer, kısa zaman önce büyük bir gürültü ile çıkan Tidal, bugün yayına başlayacak olan Apple Music, yakında gelecek olan YouTube Music Key ve bunların yanında -bugün haberdar olduğum- Composed gibi tematik girişimler ile pazarın şu aralar çok canlı olduğunu söyleyebiliriz kanımca) kullanıcı deneyiminde fark yaratacak özellikler daha ön plana çıkacaktır. Spotify'ın geçtiğimiz ay duyurduğu koşu temposuna göre çalma listeleri oluşturma özelliği gibi şeyleri daha sık görebiliriz.

Son olarak pek çok kez belirttiğim podcast desteği beklentisine de değineyim. Bir süredir gündemde olan bir konuydu. Uygulamanın yeni sürümlerinden birinin kaynak kodunda rastlandığından beri "ha geldi ha geliyor" şeklinde bir bekleyiş söz konusu idi. Yaklaşık bir ay kadar önce de duyurusu yapıldı. Ama hala kullanma olanağımız olmadı. Benim konu ile ilgili isteğim neredeyse tüm audio aktivitemi tek servise indirmek. Fakat oynatma konusundaki beceriksizliklerini podcast gibi çeşitli aralıklarla yayınlanan, düzgün takip ve listeleme gerektirebilecek bir audio türünde de sürdürecek olursa bu durum mümkün olmayabilir. Podcast ile birlikte video desteği de geleceği için oynatıcıda çeşitli (olumlu) değişiklikler de olabilir. Şu anda konu ile ilgili bilgimiz kısıtlı olduğu için bekleyip göreceğiz. O zamana kadar karışık listeyi güncellemeye ve shuffle modunda dinlemeye devam.

kedi

Hiç yorum yok: